İSVEÇ POSTASI

1964 yılında başladığı sanat yaşamına 12 Ekim 2015 günü son noktayı koyan Levent Kırca, ortaya koyduğu sanat anlayışı, mizah türü ince eleştirileriyle toplumsal olayları yorumlaması ve açık sözlülüğüyle belleklere ödünsüz sanatçı olarak kazındı. Sanat yaşamının yanısıra Türkiye’deki güncel olaylar ve siyaset üzerine yazdığı yazılar, konuşmalar onu ölümsüz kıldı.

Levent Kırca, "Tiyatro hayatın bir parçasıdır. İnsanların nefes almasını sağlayan bir sanat dalıdır. Eğitici ve öğreticidir" diyen katıksız bir tiyatro aşığıydı. Tiyatroya son yıllarda yapılan müdahaleler, baskılar, yardım kesmeler üzerine ise, "Tiyatro maalesef iyi bir noktaya gelmedi. Çünkü kısıtlamalar yasaklamalar var, devlet desteği yok. Çok parlak görünmüyor. Tiyatro daha özgür olmalı, her türlü desteği görmeli, sermaye çevresinden ve devletten destek görmeli. Her şeyden önce demokrasi ve özgürlük olmalı. Heykellerin yıkıldığı bir dönem yaşıyoruz. Sanat özgürlük ortamında yapılır. Oyunları bazen düğün salonlarında oynamak zorunda kalıyoruz" açıklamalarında bulunmuştu.



Devlet sanatçılığının geri alınması konusu üzerine Kırca; "Devlet sanatçısı unvanım geri alındı. Biri veriyor biri alıyor işte. Bu böyle. Süleyman Demirel vermişti. Tayyip Erdoğan aldı" dedi.

Saint Petersburg Bal Mumu Heykelleri Müzesi'nde heykeli olan nadir Türk sanatçılarımızdan birisidir. Cumhurbaşkanı merhum Süleyman Demirel’in 1998 yılında verdiği Devlet Sanatçısı ünvanı Nisan 2015'te  Cumhurun başı R. T. Erdoğan tarafından geri alındı. Nedeni ise, Kırca’nın AKP’ye ve şahsına yaptığı eleştirilerdi.



Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Sanatsız kalmış bir ulusun hayat damarlarından biri kopmuş demektir” sözü ne yazık ki sanata ve sanatçıya düşman iktidarlar ve baskıcı kafalarca ülkemizdeki iç açıcı olmayan durumların yaşanmasına neden  oldu. Sanatın içine tükürdüler, ucube diye yıkım kararları verdiler ve sanatçıları susuturmaya çalıştılar.


               Merhum Sayın Bülent Ecevit'i Başbakan olduğu dönemde Nasrettin Hoca'yı temsil ziyaret ediyor.

Levent Kırca’nın vasiyetini unutmayalım...

“Dik durun...
Adil olun, sabırlı olun,
Daha iyi bir dünyada
görüşmek ümidiyle
Atatürk’le kalın,
Hoşça kalın!..”

Güle güle diyoruz sevgili Levent Kırca, onurun onurumuz olacaktır. Aydınlık bir Türkiye için mücadeleye devam edeceğiz. Yılmayacağız, sinmeyeceğiz, korkmayacağız ve başaracağız.

Gözün hiçbir zaman arkada kalmasın... Işıklar içerisinde uyu!...