İSVEÇ POSTASI
1940 yılında dönemim Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’in büyük çabalarıyla bundan 79 yıl önce kurulmuştu. Amacı öğrenmeyi öğretmek ve öğretmenlik mesleğinin yanı sıra köye yararlı uzman eleman kazandırmaktı.
Köy Enstitüleri yüzyıllardır bilgiye susmamış köy çocuklarına bunu sunarak, onların bilgili, çağdaş ve özgür birer birey olarak yetişmelerini sağlamaktı. Özgür birey konumuna yükselmiş gençlerin yaratacağı toplumda elbette bilinçli bir toplum olacaktı. Böylece kör inançlardan, dogmalardan kurtulan gençlik hem içinde yaşadığı çağı anlayacak hem de ülkesinin gelişmesine, kalkınmasına çok büyük katkılar koyacaktı.
Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel
Köy Enstitüleri ve öğretmenleri ”Tam Bağımsızlıkçı” ve ”Emperyalizme” karşıydılar. Bu da başta Amerika olmak üzere ülkemizdeki Amerikanseverleri korkuttu. Atatürk devrimlerinin yılmaz savaşçısıydılar. Aydınlık günleri örmeye başlamışlardı. Kalkınmayı köyden, köylüden başlatıyorlardı.
Köy Enstitüsü mezunlarının köye giderek köyü ve köylüyü bilinçlendirmeye başladılar. Bu durumdan korkan, rahatsız olmaya başlayan köy ağaları, siyaset ağaları, tefeciler ve çıkarcı gruplar hemen karşı karalama kampanyasına giriştiler. Olmadık iftarlar attılar ve siyasi güçlerini kullanarak bu güzelim eğitim kurumlarının 1954 yılında kapanmasını sağladılar...
Böylece de bu ülkeye en büyük kötülüğü yaptılar. İsmail Hakkı Tonguç bir dostuna ”Biliyor musun, politikacıların çoğunun bizim çocuklardan ödleri kopuyor, biliyorlar ki bu çocuklar ileride onlar gibileri seçmeyecekler!” demiştir.
Bugün gelinen nokta dogmalara, kör inançlara yeniden dönme ve içi boş bir eğitim sistemiyle içinde yaşadığı çağa ayak uyduramayan bilinçsiz bir güruh yaratmaktır.
Türk Milleti ne zaman adam olacaktır? Bilenler varsa; bilmeyenlere anlatsın!...