CHP İSVEÇ BİRLİĞİ 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMINI KUTLADI

CHP İsveç Birliği düzenlediği bir program çerçevesinde Cumhuriyeti’mizin 99.yılını kutladı. Kutlamaya CHP Genel Başkan Yardımcısı ve yurt dışı Örgütlenmeden soromlu Bülent Tezcan da katılarak bir konuşma yaptı.

CHP İSVEÇ BİRLİĞİ 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMINI KUTLADI
CHP İSVEÇ BİRLİĞİ 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMINI KUTLADI Admin
Bu içerik 590 kez okundu.

İSVEÇ POSTASI

2015 yılında kurulan CHP İsveç Birliği Cumhuriyeti’mizin 99.yılını coskuyla kutladı. Kutlamaya CHP Genel Başkan Yardımcısı ve yurt dışı Örgütlenmeden soromlu Bülent Tezcan ve Danimarka CHP Birliği Başkanı da katıldı. 200’ün üzeride katılımla gerçekleştirilen kutlama Hakan Vreskala ve ekibi, Ziya Aytekin müzikleriye eğlendiler.

                                                            CHP İsveç Birliği Başkanı Hakan Güner

CHP İsveç Birliği Başkanı Hakan Güner açılış konuşmasında 99.yılı kutlarkan, Cumhuriyetin ülkemiz açısında ne kadar vazgeçilmez bir önem sahip olduğunu vurguladı. Günümüzde diktatörlüklerin, monarşilerin yaşama şanslarının fazla olmadığı, insanları baskılamanın ülkelere bir yarar getirmeyeceğini belirtti. Hakan Güner konuşmasında farklılıkların önemine de vurgu yaparak; “Bu akşam burada pek çok siyasi partiden arkadaşlarımız, yurttaşlarımız var ve hep bir aradayız. Neden bir aradayız, çünkü farklılıkların, farklı düşüncelerin bir arada olmasının demokrasinin en temel gereği olduğunu gelişmenin çağdaş, demokratik bir ülke olmanın en temel koşulu olduğunu biliyoruz. Bu farklılıkları büyüterek yaşatmamız gerekiyor. Ortak alanlarımızın farkına vararak, o alanları daha da büyütmemiz gerekiyor. Fakat, farklılıklarımızı koruyarak, vazgeçmiyerek bir arada olabiliriz; Cumhuriyeti’ni özü ve aydınlık yüzü budur. Farklılıklarımızla bir bütün olmak zorundayız. Farklılıklar bizi birbirimizden ayırmamalı, eğer farklılıklar yüzünden kutuplaşıp başka yönlere gidersek; şu bilin ki içinde bulunduğunuz ve içinde olmaktan güven içinde hissettiğiniz grup da dağılacaktır. Çünkü bu bir kültür, bir alışkanlıktır. Ama, farklılıkları bir arada yaşatmaya gönül vermiş, aydınlık düşünceler o bütünlüğü o farklılıklarıyla birlikte yaratabilirler. Farklı düşünceler gelişme, bilimsel düşünce farklılıklarla olanaklıdır” diyerek toplumsal barış, toplumsal uzlaşma ve kardeşçe bir arada yaşamanın ancak böylece sağlanabileceğini vurgulayarak konuşmasını tamamladı.

                                                 CHP Danimarka Birliği Başkanı Yiğit Taş

Geceye konuk olarak katılan CHP Danimarka Birliği Başkanı Yiğit Taş da kısa bir konuşma yaptı. Taş konuşmasında bir arada olmanın, bir arada bulunmanın koşullarına değinerek; “Biz bu akşam bir aradayız. Aynı dili konuşuyoruz, aynı şeyleri telaffuz ediyoruz ve hepimiz bir aradayız. Bizleri bağlayan diller, topraklar, doğduğumuz yer ve birlikte inşaa ettiğimiz Türkiye Cumhuriyeti var. Bu nedenle bir aradayız ve bizi bir arada tutan Cumhuriyetin yüzüncü yılına bir adım daha yaklaşmaktayız. Geçen yüz yıl esasında bizim elimizden geleni yaptığımız ve bu çağda aşınan toprakları kendi kaynağından tekrar gürleyerek aktığı ikinci yüzyılda bir doğayı göreceksiniz. Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılına Cumhuriyet Halk Partisi ve dostları etrafında bulunan tüm farklılıklarımızla beraber yol yürüdüğümüz eşitlik, özgürlük, kardeşlik ve dayanışma duygularıyla hep birlikte yürüyeceğiz” dedi.

                                                                 İYİ Parti İsveç Başkanı Sibel Kırpıcı

Kutlamaya katılan İYİ Parti İsveç Başkanı Sibel Kırpıcı da davet üzerine kısa bir konuşma yaptı. Kırpıcı Cumhuriyeti’in 99.yılın kutlayarak, “Bizler burada yaşayabiliriz ama, annemiz, babamız, kardeşlerimiz, akrabalarımız ve dostlarımız Türkiye’de yaşıyorlar. Onların içinde bulundukları ve çektikleri sıkıntıları yakından biliyoruz. Son yirmi yılda nereye gittiğimiz ve cumhuriyetimizin getirildiği yeri de çok iyi biliyor ve farkındayız. Ülkemizde Atatürk’e ve cumhuriyet’e düşman bir iktidar var. Ne olur anayasal hakkımızı kullanalım ve bu seçimlerde sandık başına gidelim, gitmeyenleri götürelim ama oyumuzu mutlaka kullanalım. Bu bizim son çıkışımız ya da şansımız olabilir” dedi.

                                                   CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan yarım saatten fazla süren konuşmasına; “Çok değerli Cumhuriyet sevdalıları, kardeşlerim, yoldaşlarım, canlarım vatanından uzakta ama yaşadıkları toprağa alın teriyle, emeğiyle yine vatan yapan değerli insanlarım, yoldaşlarım. Bugün, en büyük bayramımızda, onun 99.yılında İsveç Stockholm’da sizlerle beraber olmaktan Cumhuriyeti’mizin 99.yılını kutlamaktan, bu coşkulu bayramı sizlerle birlikte kutluyor olmaktan çok mutluyum. Bu milletin bir evladı olarak 99 yıl önce başta büyük önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kuvayı milliyecilerin yola çıkıp bize bu en büyük bayramı armağan ettikleri o güne, o günden sonraki milli mücadeleye ve şanlı Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun, yürekten bu büyük mutluluğu sizlerle paylaşıyorum, bayramımız kutlu olsun” dedi.

Bülent Tezcan devamla; “Değerli arkadaşlar cumhuriyeti ne kadar onurla, gururla kutlasak; azdır, yetmez. Bu yıl 99.yılını kutluyoruz. Önümüzdeki yıl 100.yılını kutlayacağız. Bu yıl milli mücadelenin, zaferin, kurtuluşun 100.yılını kutladık. Büyük taarruz, 30 Ağustos Zafer, 9 Eylül Anadolu’yu tamamen işgalden kurtuluşumuzun 100. yılını kutladık. Önümüzdeki yıl inşaallah Cumhuriyet’in kuruluşunun 100.yılını hep beraber kutlayacağız. Ama, bir farkla hem de önemli büyük bir farkla Cumhuriyet’in kuruluşun 100.yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin başında Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’e yakışan bir Cumhurbaşkanı o koltuğa oturtmuş olarak kutlayacağız. Çankaya köşkünün ruhunu yeniden ayağa kaldıracağız.

Egemenlik 100 yıl önce saraydan alındı ve millete verildi. 99 yıl önce egemenliği saraydan aldığımız ve millete verdiğiz bu ülkede ne yazık ki, cumhuriyetin ilk 100 yılının  son çeyrağinde bir büyük kazaya uğradık, neydi o büyük kaza 100 yıl önce saraydan alinan egemenlik yeniden milletin elinden alınıp yeniden saraya verildi. Bu yüce Türk milletinin şanına, tarihine ve büyüklüğüne yakışmayan bir durum oldu. Bu nedenle diyorum ki, cumhuriyetin 100 yılında saraylara ve saltanatlara layık bir cumhuriyet değil, millete, bağımsızlığa, özgürlüğe, demokrasiye ve bu büyük millete layık, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği yola layık bir cumhuriyetin 100.yılını Çankaya’da kutlayacağız.

Derğerli arkadaşlar;

Birinci 100 yılımızı tamamlamak üzereyiz ve ikinci 100 yıla gireceğiz. Birinci 100 yılı her birimiz bir şekilde tarif edebilir, pek çok şey anlatabiliriz. Cumhuriyetin birinci 100 yılı neydi diye bana sorarsanız; birinci 100 yılında üç aşama var: birincisi kurtuluş, ikincisi kuruluş, üçüncüsü ne yazık ki savruluş. Kurtuluşu yaşadık. 1919’da Samsun’da doğan güneşle mazlum milletlere örnek olan bir milli mücadeleyi dünya tarihine yazmış olan bir milletin onurunu yaşadık. Bu millet bir daha ayağa kalkamaz dedikleri dönemde bir Anka Kuşu gibi küllerinden bir milletin yeniden nasıl doğabileceğini yaşadık. Urfamız Şanlıydı, Maraşımız Kahramandı, Antepimiz Gaziydi. Bütün Anadolu, Trakya direnişçiydi. İşgale karşı İzmir’de yanan çoban ateşleri Sivas’ta, Erzurum’da, Anadolu’nun dört bir yerinde yediden yetmişe ayağında çarık, üzerinde pantolonu, üzerinde ceketi, gömleği olmayan bir millet küllerinden nasıl yeniden doğulunabileceğini örneğini bütün dünyaya, bütün tarihe gösterdi. Bu büyük mücadele Kuzey Afrika’da, Asya’da, Uzakdoğu’da, Hindistan’da, Ortadoğu’da bütün dünyada mazlum milletlerin onuru oldu.

İkinci aşamada Cumhuriyetimizi kurduk. Dünyanın pek .ok ülkelerinde diktatörlükler, monarşiler varken monarşiden çıkıp kendisine yeniden kral ol, kendi hanedanını kur demelerine rağmen ‘hayır ben, cumhuriyeti kuracağım. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyen Mustafa kemal, bu inaçla kurdu ve ‘Bizim başlangıcımız, hanedanlığın yeni bir başlangıcı olmayacaktır’ dedi. Oysa, bu tarihimizde hanedanlıklar yok muydu, vardı. Atatürk’te kurtuluştan sonra bir hanedanlık inşaa edebilirdi, etmedi. Niye etmedi? Çünkü o, çağını anlayan, geleceği bilen çağdaş, hümanist, halka ve milletine inanan bir büyük liderdi. Ne mutlu bize ki, biz öyle bir liderin arkasından yürüyen, o lideri çıkaran bir millet olma onurunu yaşadık. Ne mutlu bize.

Kuruluş dönemi sadece 1923’te bir cumhuriyet kurma dönemi değildi, bir yeni başlangıçtı. Türkiyenin, fabrikaları, sanayisi ve okumuş, okuyan dahası insan kaynağı yoktu. Böyle bir durumda Sümerbank, Etibank, Bez ve şeker, çimento fabrikalarını kurdular. Bugün birer birer sattıkları, satıp satıp yedikleri, satmaya doyamadıkları, yemeye doyamadıkları her şeyi bu milletin yoksulluğundan nasıl zengin bir ülke yaratırız diye birer birer, teker teker inşaa ettiler. Bir büyük ülke sanayileşme, modernleşeme hamlesi ve eğitimde yeni bir ülkeyi nasıl kurarız, okulları, üniversiteleri, aklı, bilimi nasıl hakim kılarız diye bir yeni ülke, bir yeni toplumu ilkokuldan üniversitelere kadar tepeden tırnağa bir milleti yeniden nasıl ayağa kaldırırız diye uğraştılar. Bu nedenle Cumhuriyet bir büyük davaydı. Cumhuriyet davası yeni bir romantik cumhuriyet kurma davası değildir. Cumhuriyet davası bir büyük millet yaratma, yoksulluktan zenginliğe geçme, kulluktan birey olma ve ümmetten bir millet olma davasıydı” diyerek o dönemde yapılanları geniş bir özetini yaparak anlattı.

Tezcan, üçüncü aşama olarak gördüğü ‘savruluş aşaması’nı çok partili döneme geçişle başlatatarak, o güne kadar yapılanların nasıl yavaş yavaş içinin boşaltılarak ülkenin zenginliklerinin çarçur edildiğini, ülkenin yağmalandığını ve emperyalizme peşkeş çekildiğini anlatarak günümüzde ülkenin nasıl bir çıkmaza içine sürüklendiğini, soyulduğunu ve tek adamlık rejiminin yaratıldığını dillendirdi. Bu durumdan çıkmanın ve cumhuriyeti tekrar inşaa etmenin tek çıkar yolunun bugünkü tek adamlık iktidarından kurtulmakla mümkün olacağının altını çizerek devamla; “ Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu Londra’da, Avrupa’da Amerika’da gençlerle buluşarak onlara gerekli yatırımları yaparak önlerini açacağını söylüyor. Nasıl ki Mustafa Kemal Atatürk yüzyıl önce ülkemize bilim insanları çağırarak ülkenin kalkınmasına katkı sağlamışsa; Kemal Kılıçdaroğlu da genç beyinlerimizin için aynısını yapacaktır. Bir türkümüzde söylendiği gibi, ‘Memeleket ne zaman düşerse dara, yürekli bir Kemal çıkar meydana’ diye. Yürekli bir Kemal çıkacak, Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye’nin umudu olup tüm gençlerimizi kendi ülkesinde buluşturacak, bir araya getirecek. Cumhuriyetin ikinci yüzyılı üretim, eğitim, adalet ve sosyal devletin yüzyılı olacak. Ülkemiz temiz iktidarın, temiz sermayenin yeniden ülkesi olacak. Sandığa giderek bunu sizler sağlayacaksınız. Cumhuriyetimizin 100.yılını kutlamaya fazla bir zaman kalmamışken, adına talih mi dersiniz, tarihin büyük bir tecellisi mi dersiniz; ne derseniz deyin... Tam da 100.yıla girerken önümüzde bir seçim var.100.yıldan önce sandık geliyor. Türkiye’nin yeniden dirilişi için sandığa gideceğiz. Oyumuz kullanacağız, başkalarının da kullanmasını sağlayacağız ve oylarımızı Millet İttifakına, CHP’ye yönlendireceğiz. Sandıkları koruyacağız ve çıkan sonucu garanti altına alacağız. 2023 yılı seçiminde Türkiye’yi 2.yüzyıla yakışan bir iktidara taşımak üzere görevimizi yapacağız. Bu görevimizi layıkıyla yapamazsak, şikayet etmeye devam edeceğiz. Bu görevimizi layıkıyla yağtığımız zaman ki, yapacağınıza inanıyorum. İşte o zaman yuzyıl önce bu topraklarda milli mücadeleyi başlatıp arkasından en büyük bayramımızın sebebi olan cumhuriyeti kuranlar ve en başta Mustafa Kemal Atatürk hiç şüpheniz olmasın ki, aramızda olacak, Anıtkabir’den başını kaldıracak ne mutlu bize ki, cumhuriyetimin 100.yılında Çankaya güven altında diyecek. Bu millet ayağa kalkmış, bu ülke güven altında diyecek. Bu duygularla Cumhuriyet Bayramımızı bir kez daha kutluyor, saygılar sunuyorum.”

                                                Hakan Vraskala ve ekibi ile Ziya Aytekin

Gece müzik ve halk oyunları, yeni üyelere rozet takma ve lotto çekilişi gibi etkinliklerinden sonra sona erdi.

                                                   Hakan Güner, Bülent Tezcan, Yiğit Taş ve Güler Güner 

                                                 Mehmet Öget, Bekir Demirörs ve Hürriyet Demirörs


                                                              Yeni üyelere rozetlerini Bülent Tezcan takıyor

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı CHP İsveç Birliği kutlama Stockholm Bülent Tezcan
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
19 MAYIS 1919 TÜRK’ÜN DİRİLİŞ VE ŞAHLANIŞ GÜNÜNÜN ADIDIR
19 MAYIS 1919 TÜRK’ÜN DİRİLİŞ VE ŞAHLANIŞ GÜNÜNÜN ADIDIR
ERMENİLERİN KATLETTİĞİ 519 BİN TÜRK’ÜN ACI ÖYKÜSÜ
ERMENİLERİN KATLETTİĞİ 519 BİN TÜRK’ÜN ACI ÖYKÜSÜ