İSVEÇ POSTASI
DN/Ipsos basının güvenirliğine yönelik 1002 kişi üzerinden yaptığı araştırmada İsveç halkının basına büyük oranda güvendiği ortaya çıktı. Ankete katılanların yüzde 70’inden fazlası “basına güvendiğini” açıkladı.
Ilımlı Muhafazakar partili Kültür eski bakanı Lena Adelsohn Liljeroth basına verdiği bir söyleşide, “basın güvenirliği”nin sorgulanması gerektiğini ve basının önemli konuları atladığını yönünde eleştirilerini dile getirmişti.
Ankette ortaya çıkan sonuçlara göre ancak yüzde 7’lik bir oran basına pek güvenmiyor. Anket sonuçlarını değerlendiren kimi tanınmış kişiler basın kuruluşlarına güvenin kurumdan kuruma değiştiğini ve farklılıkların ortaya çıktığı görünüşü ileri sürüyorlar. Bu görüşler, insanlar kimi basın kuruluşlarına aşırı güvenirken kimilerine çok az güveniyorlar biçiminde yansıyor.
Emekli basın profesörü Lennart Weibull, “İnsanlar basının toplum olaylarını büyük bir ölçüde mantıklı yansıttığı kanısını taşıyorlar. Bu bağlamda biz, basının genel bir durumundan söz edebiliriz. Bazı kişisel konu ya da alanlarda basının olayları izleme ve yansıtma biçimi, anlayışı üzerinde kuşkulu yaklaşımlar var. Bu da çoğu zaman bütünün tam olarak görülmesini ortadan kaldırıyor ve değerlendirmeler gözden kaçırılıyor” görünüşünü belirtiyor.
Lennart Weibull, basının içerisinde bulunduğu ekonomik durumların, kısıtlamaların düşen basın gelirlerinin de basının çalışamlarını kısıtladığını ve bu durumun gazetelerin sunacağı olanaklara olumsuz yansıdığını belirtiyor. Weibull basın krumlarının bu durumda ekonomik kısıtlamalara gitmeyi yeğlediklerini ve dolaysıyla elde kalan kaynakların basının kalitesini düşürme riskinin artırdığını ve gazeteciliğe olan güveni sarstığını ifade etti.
İsveç basını üzerinde genel bir değerlendirme yapıldığı zaman halkın “İsveç Basını”na olumlu bir yaklaşım içerisinde olduğunu görüyoruz. İsveç basını “yandaş” diyebileceğimiz bir çıkmazın içerisine kendisini atmış değil ve olaylara “at gözlüğü”yle bakma alışkanlığı yok...