İSVEÇ POSTASI

 Genç Cumhuriyetimizin kuruluşun üzerinden daha henüz 7 yıl 1 ay ve 23 gün geçmiştir. Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet ve laiklik düşmanları gerici yobazlar boş durmuyorlardı ve hiçbir zamanda boş durmadılar (Bugünkü tabloya bakarsanız herşeyin açık seçik ortada olduğunu görürsünüz). Yobaz çevreler gizli ya da açıktan Cumhuriyet’e olan kinlerini beslediler, büyüttüler, geliştirdiler. Sokaklarda ”şeriat istiyoruz” diye yürümeye başladılar.
 

Menemen Olayı’nı düzenleyenler görünürde altı kişidir ama arkalarında belli güçler vardır. Manisa’nın Lalapaşa Mahallesi’nde çırak Mustafa’nın kahvesi ile tatlıcı Hüseyin Efendinin, Manisa’da Tabur İmamı İlyas Efendinin evinde sık sık toplanarak zikir ederler. Burada Derviş Mehmet “isyan bayrağı” açmaya karar verir ve diğerleri de uyarlar.

Mürteci grubu ve onu destekleyenler merçek tutulduğu zaman hepsinin de eğitimsiz cahil takımı olduğu görülür. Olay günü afyon çektikleri de tesbit edilmiştir. Derviş Mehmet, kendisini “Mehdi” ilan etmiş ve çevresindekileri de inandırmıştır.

Menemen’e gelerek sabah namazından sonra camideki yeşil bayrağı alarak Menemen sokaklarında dolaşarak belediye meydanına gelmişler ve burada merakla toplanan halkı “İslama ve Şeriata” davet etmişler. Derviş Mehmet’in burada yaptığı konuşması etrafına toplanan halk tarafından alkışlanmıştır. Bundan cesaret alan Derviş Mehmet bize askerin tpou tüfeği işlemez diyerek harekete geçmiştir.

Olay mahalline gönderilen Asteğmen Kubilay ve beş askeri yanlarına gerçek mermi almamışlar, tüfeklerinde eğitim amaçlı mermiler bulunmaktadır. Kubilay korkutmak amacıyla ateş etmiş ama gerçek olmayan mermiler Derviş Mehmet’i daha da hırslandırmıştır ve gerçekten kendisine kurşun işlemediğine inanmıştır. Hızla Asteğmen Kubilay’ın üzerine atılır ve elindeki bağ bıçağıyla yaralar. Kubilay kaçmaya çalışır ama cami avlusunda yakalanır ve aynı bıçakla başı gövdesinden ayrılır. Bir sırığa geçirilen başı Menemen sokaklarında dolaştırılır.

Asteğmen öğretmen olan Mustafa Fehmi Kubilay Cumhuriyet ve Laiklik için canını çekinmeden vermiştir. Anısı tüm Cumhuriyetçilerin, Atatürkçülerin belleklerinde yaşayacak ve yaşatılacaktır.

Ne Mutlu Mustafa Fehmi Kubilay gibi bu vatan için canlarını verenlere...

Asteğmen öğretmen olan Mustafa Fehmi Kubilay, bekçiler Hasan ve Şevki Beylerin anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhları şâd olsun. Işıklar içinde uyusunlar…