ADDP: CUMHURİYET’İN ÇİLELERİ SÜRÜYOR!.. CUMHURİYET’İMİZE SAHİP ÇIKALIM...

Atatürkçü Düşünce Dünya Platformu (ADDP) Menemen’de bundan 94 yıl önce şeriatçı yobazlarca katledilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay anısna bir bildiri yayınladı.

ADDP: CUMHURİYET’İN ÇİLELERİ SÜRÜYOR!.. CUMHURİYET’İMİZE SAHİP ÇIKALIM...
ADDP: CUMHURİYET’İN ÇİLELERİ SÜRÜYOR!.. CUMHURİYET’İMİZE SAHİP ÇIKALIM... Admin
Bu içerik 204 kez okundu.

İSVEÇ POSTASI

BASINA VE KAMUOYUNA
CUMHURİYET’İN ÇİLELERİ SÜRÜYOR!..
CUMHURİYET’İMİZE SAHİP ÇIKALIM...

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edilmesiyle başlayan devrimler süreci gerici güçler üzerinde büyük olumsuz etkilere yol açmıştı. Cumhuriyet’in ilanına M. K. Atatürk’ün yakın silah arkadaşları arasında karşı çıkanlar bile vardı. Bu durum da, Cumhuriyet karşıtı tarikatlar ve dinci grupları içten sevindirmişti.

Hilafetin Kaldırılması, Tevhid-i Tedrisat kanunuyla erkek ve kız çocuklarının birlikte zorunlu çağdaş eğitime alınmaları, özellikle dinci çevrelerce, ses çıkarmasalar da, büyük bir şok etkisi yarattı. M. K. Atatürk eğitim kanunuyla “akıl” ve “bilim” çağının önünü açarak Cumhuriyet’in yolunu çiziyordu. Atatürk, o günlerde; “Efendiler, dünyada her şey için, maneviyat için, hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici bilimdir, fendir. Bilim ve fennin dışında yol gösterici aramak aymazlıktır, sapkınlıktır, cehalettir” ve ”Efendiler ve ey millet! İyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti; şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyedir. Medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, insan olmak için kâfidir” diyordu.

Bugün kimi çevrelerce sözde kahramanlık mertebesine yükseltilmek istenen ve Cumhuriyet devrimlerinin şiddetli karşıtı ve katışıksız “Cumhuriyet ve Vatan” haini olan Şeyh Sait, 17 Şubat 1925 tarihinde etrafına topladığı on bin kişiyle, “Din elden gidiyor!” , “Şeriat isteriz!”, “Halifesiz Müslüman olmaz!”, “Halife memleketten çıkarılamaz!”, “Hükümet dinsizdir!”, “Kadınlar çıplaktır!”, “Mekteplerde dinsizlik ilerliyor!” sözleriyle ayaklandı.

Günümüzde, Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırlattığı “Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük”, “Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük 12 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı” kitaplarında Şeyh Sait’in asıl amacını gizlenerek, “karışıklıklar” nedeniyle çıkmış bir isyan olarak veriliyor. Tarihi olayları çarpıtılamaz! Şeyh Sait isyanı tüm gerçekçi yönleriyle ders kitaplarına konulmalıdır.

Cumhuriyetin kurulmasına karşı olan eski milletvekilleri, kişiler ve dinci çevreler sürekli bir biçimde Cumhuriyet’i ortadan kaldırmak uzere gizlice çalışmalar yürütüyorlardı. Bunun bir sonucu olarak 14 Haziran 1926 tarihinde M. K. Atatürk’e İzmir’de bir suikast planladılar ve planları deşifre olunca yakalanarak gerekli kanuni cezaları aldılar. Ancak, 23 Aralık 1930 yılında bu kez İzmir’in Menemen ilçesinde ortaya çıktılar.

Manisalı Nakşibendi tarikatının şeyhi Esat ve çevresi tarafından kışkırtılan Derviş Mehmet etrafına topladığı üç beş serseriyle Menemen sokaklarında “Yeşil bayrak” açarak “Din elden gidiyor”, “Yeşil bayrağın altında birleşiniz” sloganlarıyla şeriat propagandasına başladı. Ne yazık ki, Menemen halkının çoğunluğu buna alkış tuttu. Bu olay bastırıldı ama asteğmen öğretmen Kubilay’ın vahşice başının kesilmesine ve bazı askerlerimizin hunharca öldürülmelerine mal oldu.

Emperyalizm her zaman kendisine maşalar bulmakta ustadır. 1937 yılında da “Dersim İsyanı” olarak ortaya cikti. Seyyid Rıza, Cumhuriyet değerlerine karşı ayaklandı. İsyan yine bastırıldı ve bu kez Hatay ilimize Fransızların el koymasının önüne geçildi.

Cumhuriyet’in çileleri bitmez bir biçimde sürdü ve bugünde sürüyor. M. K. Atatürk sonrası çok sessiz bir biçimde başlayan ve çok partili ortama geçişi bir fırsat olarak gören gerici güruh, yavaş yavaş su yüzüne çıkarak sürekli devrim yasalarını kemirdi. Bu durum günümüzde fazlasıyla her ortamda ve devlet kademelerinde devam ediyor. 12 Mart muhtırası ve 12 Eylül askeri darbesi tarikatlar ve cemaatların fazlasıyla önünü açtı. Başta eğitim olmak üzere sosyal devlete, topluma büyük darbe vurdu. Cumhuriyet rejimi, tarikat ve cemaatları bugünde geçerliliğini koruyan 677 sayılı yasayla 1925 yılında kapatmıştı. Ancak iktidar bu yasayı işletmiyor.

Milli Eğitimde işler, ulusların geleceğini akıl ve bilime dayandıran M. K. Atatürk’ün eğitim anlayışının tam tersine yürütülüyor. Milli Eğitim Bakanı, “Biz tarikatlarla, cemaatlerle işbirliği yapmaya, protokol imzalamaya devam edeceğiz. Eski Türkiye yok artık. Unutun” diyor. Bu eğitime vurulmuş bir darbe niteliğindedir. Cemaatler ve tarikatlar birer ”Sivil Toplum Kuruluşları” değildir. Rant peşinde koşan, dogmatizmi benimseyen ve biatçılığı amaçlayan örgütlerdir. 15 Temmuz'da devlete karşı darbeye kalkışan  FETÖ Paralel Terör Hareketi, dini kullanarak devletin tüm kademelerine sızmadı mı? Yarın aynı şeyleri başka cemaat ya da tarikat örgütünün yapmayacağını kim garanti edebilir?

Türkiye, çağdaş ve bilimsel eğitime tüm eğitim kademelerinde geri dönmelidir. Türkiye’nin varlığı ve geleceği buna bağlıdır.

ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum) adı altında imzalanan protokolle imamlar, vaizler, Kuran kursu hocaları, Diyanet memurları anaokulundan liseye kadar dolduruldular. Buraya gelenlerin kılık ve kıyafetleri birer çağdışı giyim olarak çocuklara, gençlere sunuluyor. İleride siz de böyle olun demek isteniyor. Bu kişiler, “manevi değerler” adı altında yanlış bilgilerle çocukları, gençleri aldatıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı suç işliyor. Bu bağlamda tüm Cumhuriyet savcılarını görevlerini yapmaya davet ediyoruz. Çocuklarımız, gençlerimiz ülkemizin gelecekleridir. Onların çağdaş dünya içerisinde bilgi, bilim ve sorgulayıcı özgür düşünceyle yetiştirilmeleri ülkemizin geleceği açısından elzemdir. Aynı zamanda tüm Cumhuriyetçileri de göreve çağırıyor, tepkilerini açıkça ortaya koymalarını umuyoruz.

Vatanın hainleri adına açılmış dernekler hemen kapatılmalı, okullardan ve parklardan isimleri kaldırılmadır.

ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DÜNYA PLATFORMU (ADDP)

Atatürkçü Düşünce Dünya Platformu ADDP Devrim Şehidi Kubilay Menemen Bildiri
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
BUGÜN 5 ARALIK TÜRK KADININA SEÇME VE SEÇİLME HAKKININ TANINMASININ 90. YIL DÖNÜMÜ KUTLU OLSUN
BUGÜN 5 ARALIK TÜRK KADININA SEÇME VE SEÇİLME HAKKININ TANINMASININ 90. YIL DÖNÜMÜ KUTLU OLSUN
ULU ÖNDER GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’Ü VEFATININ 86. YILDÖNÜMÜNDE SAYGIYLA ANIYORUZ
ULU ÖNDER GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’Ü VEFATININ 86. YILDÖNÜMÜNDE SAYGIYLA ANIYORUZ