İSVEÇ POSTASI
Ukrayna'da devam eden savaş ve İsveç'e yönelik artan terör tehditleri, geçen yıl Savunma Radyo Ajansı'ndan (FRA) sinyal istihbaratına yönelik talepte keskin bir artışa yol açtı. Bu rapor, diğer konuların yanı sıra Baltık Denizi çevresindeki savaşla bağlantılı güvenlik durumu, artan terör tehdidi, devam eden nüfuz ve dezenformasyon kampanyaları ve İsveç çıkarlarına yönelik siber saldırılarla ilgilidir. Genel Müdür Björn Lyrvall, “Öncekinden daha ciddi tehditlerle karşı karşıya olmamızın neden olduğu alışılmadık derecede yoğun bir yıl oldu” diyor.
FRA'nın sinyal yakalam istihbarat faaliyetlerine yönelik tüm müşterilerinin (hükümet, Silahlı Kuvvetler, Güvenlik Polisi ve polisin ulusal operasyonel departmanı (NOA)) eskisinden daha fazla raporlama ve destek talep etmesi bunu açıkça ortaya koymaktadır.
Otoritenin diğer misyonuna (ülkedeki siber güvenliği güçlendirme çalışması) olan talep de arttı. Lyrvall'a göre FRA, diğer şeylerin yanı sıra, Silahlı Kuvvetlere asker hareketleri ve hava operasyonları hakkında rapor verdi ve Güvenlik Polisine birçok durumda "ciddi tehditlerin ortadan kaldırılmasına" katkıda bulunan destek sağladı.
FRA'daki çalışan personel sayısı birkaç yıl içinde yüzde 25 arttı ve bugün kurumda yaklaşık 1.000 kişi çalışıyor ve bu sayı büyümeye devam edecek gibi de görünüyor. Önerilen bütçe tahsisi 2023'teki 1,9 milyardan 2026'da 3 milyara çıkacağı tahmin ediliyor.
Lyrvall, artan istihbarat tehdidi doğrultusunda "yanlış" kişilerin işe alınmamasını sağlamak için otoritenin katı prosedürleri olduğunu söyleyerek; “Bu konuyla ilgili ve bu makamda istihdamın nasıl değerlendirileceğine ilişkin doğru ve titiz prosedürlerimiz var ve daha fazla personel alabilmek için güçlendik” yorumunu yapıyor.
Sorun, geçen sonbaharda FRA'daki bir kadın çalışanın gizli bilgilerle büyük ölçüde yetkisiz pozisyonlarda bulunduğundan şüphelenildiğinin ortaya çıkmasıyla gündeme geldi. Daha sonra işinden son verildi. Eski bir çalışanın bu kadar ciddi bir suç işlediğinden şüphelenilmesi elbette çok ciddi. Bu konuya ilişkin Lyrvall, soruşturma devam ettiği için daha fazla yorum yapamayacağımı söylüyor.
Ayrıca İsveç’te Kuranı Kerim yakılması, İsveçli sosyal hizmet kurumlarının ailelerinin elinden çocuklarına kötü davranma gibi nedenlerle alınması gibi olayların İsveç’e yönelik genel tehdit ve terörü tetiklediği görüşü korkuların nedeni olarak ileri sürülüyor.