Uğur Dündar (Gazeteci): Merdan Yanardağ’ın ceza alması son derece üzücü.Yurt’un yaşaması için elimizden geleni yapmaya hazırız. Ne zaman ihtiyacınız olursa üzerimie düşeni yerine getiririz.
Can Ataklı (Gazeteci): Türkiye’de bir tiyatro oynandı.Bu tiyatronun tünelinde de bugünkü iktidara karşı çıkanlar güya mahkum edildi. Namusa, vicdana, ahlaka uymayacak kararlar verildi. Merdan Yanardağ, gazeteci olarak sırf bugünkü iktidara karşı olduğu için, iktidarın elindeki yargı tarafından mahkum edildi.
Emin Çölaşan (Gazeteci): Bütün gazeteci arkadaşlarımızağır hapis cezalarına çarptırıldı. Bunların arasında değerli dostum Yanardağ da var. Merdan’ın nasıl darbecilik yaptığını, teröre nasıl bulaştığını anlayabilmiş değilim. Hiç kimsenin de anlayacağını sanmam. Keser dönecek, sap dönecek, gün gelecek, hesap sorulacak.
Soner Yalçın (Gazeteci): Bu yakalama kararı bana çok tuhaf geldi. Mahkeme verdiği cezalarla gazetecilik mesleğini bir terör mesleği haline getirmiştir. En büyük cezaları gazeteciler aldı. İlginçtir, 2 gazeteci hakkında yakalama kararı çıktı. Biri Merdan diğeri Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan.
Ece Temelkuran (Gazeteci): İktidarın, içinden geçtiğimiz dönemde bağımsız gazetecilere karşı nasıl saldırganlaşabileceğini hep beraber izliyoruz. İktidarın tahammülsüzlüğünün korkutucu boyutlara ulaştığı görmekteyiz. Merdan Yanardağ da bunun bir örneği oldu. Bağımsız basına yapılan bu saldırıları içimiz kanayarak izliyoruz.
Çetin Altan (Gazeteci): HER muhalif yazar, duruşunun bedelini ödüyor. Daha önceki kuşaklara kadar uzanır bu durum. Sabahattin Ali’ye, Nazım Hikmete’e kadar gider. Her kuşaktan yazarlar çile çekmişlerdir. Niye Batı’da böyle şeyler olmuyor daburada oluyor. Sanırım bu durum için de sosyolojik bir araştırma yapmak gerekiyor. Birilerine yaranmak için ya camici olacaksın ya da kışlacı bu ülkede.
Bekir Coskun (Gazeteci): BU davayı yok saymak gerekiyor. Yargılananların ağızlarını bile açmaması gerektiği kanaatindeyim. Bu bir dava değil bu bir intikam, Türkiye’yi yok etme çabasıdır. Yapılan şey hukuk adı altında faşizmdir. Siyasi tavır koymak gerekiyor. Ana muhalefet partisine büyük görev düşüyor ama ana muhalefet var mı, yok mu belli değil. Sokaktaki insanların tavrı daha bilinçli.
Cezmi Ersöz (Gazeteci): TAM 36 yıldır Merdan’ı tanırım ama sanıyorum Silivri hakimleri ve savcılarrı onu benden daha iyi tanıyorlarmış. Ben onu hep sosyalist olarak tanıdım, meğer arkadaşım darbeciymiş. Bunu bir vicdan ve akıl tutulması olarak görüyorum. Yurt Gazetesi için elimizden geleni yapmaya hazırım.
Ali Sirmen (Gazeteci): Ergenekon davasında, tutuksuz yargılanan Merdan Yanardağ, 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı ve hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Ergenekon davasındaki kararın adil olabilmesi için Yanardağ ile terör örgütü ve terör eylemleri arasında organik bağın kurulması bunun kanıtlanması gerekir.
Celal Ülken (Avukat):Benzer yıla mahkûm olan ve tutuklanmayan, benzer yıla mahkûm olup tahliye edilen sanıkların olması bu düşüncemizi doğrulayan kanıtlardır. Kuşkusuz bu tür yaptırım uygulamak keyfidir. Mahkeme bu keyfiliği bol kullanmıştır. En belirgin tezahür ise Yurt Gazetesi Genel Yayın Müdürü Merdan Yanardağ’da görülmüştür.
Yurt Gazetesi’nden Derlenmiştir.
